Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

7 Ağustos 2010 Cumartesi

blackeyed

* deniz- mavi- calypso- güneş-denize düşmek- arada kalmak- kurtarılmak
* foça- yelken – calypso – kamara- dalga sesi-esin anne baba
* otobüs durağı- siyah bere – mavi göz- araba farları
* lise 1 son gün- siyah- yokuş
* esin- yılbaşı- aşağıya yürümek- yağmur- el
* orta son ilk gün- sarı- örgü
* çamlaraltı bahçe- futbol- çığlık
* ilkokul- aynı servis – eski ev- arka sol köşe pencere kenarı
* lise 1- asansör –araba –tutup çekmek
* ter kokusu- quiksilver atlet- beyaz
* ev- zil- üst kat- kaçmak
* gece- siyah sweatshirt- dans etmek- ilk defa- placebo
* okul- tiyatro salonu- discman- müzik
* kilise- yüzük- notlar
* alev abla- balçova- havuz- dalmak- sualtında öpüşmek
* sevgi yolu- ekşi- turşu suyu- yaşlı amca – seyyar araba
* meze- yoğurt- ekmek-kıbrıs şehitleri- tansaş- yerde oturmak
* yaz- kordon – sulama fıskiyesi- ıslak
* asansör durağı- güneş- araba sesleri- göz bebekleri
* 50 cent- it’s my birthday- ingilizcem cidden çok iyi benim.
* lise 1 – asansör- 45 saniye- öpüşmek
* believe in me
* oda- kapı arkası- resim- withoutyouImnothing

23 Şubat 2010 Salı

Kahverengi

En yakın arkadaşım bana kazık attı. Ağzıda pek laf yapmazdı hani. Genelde benimle birlikte oturur, uzaklara bakardı. En yakın arkadaşımın gözleri en anlamlı gözlerdi. Mahsun ve masum…Koskoca kahverengi gözler. Gördüğüm en güzel gözlerdi. Bir damla yaş akmayan gözler. Gözlerinden anlardım ne demek istediğini. Dedim ya, ağzı pek laf yapmazdı. Uzun yürüyüşlere çıkardık bazen, bazen de oturur denizi izlerdik. Hiç kavga etmedik. Hiç çekip gitmedik. Hep sevdim onu. Tek tesellimdi o benim. En yakın arkadaşım. Dostum… bana kazık attı.

En yakın arkadaşım bir köpekti ve öldü.

24 Ocak 2010 Pazar

Love will tear us apart, again.







All these accidents,
That happen,
Follow the dot,
Coincidence,
Makes sense,
Only with you,
You don't have to speak,
I feel.

All that no-one sees,
You see,
What's inside of me,
Every nerve that hurts,
You heal,
Deep inside of me,
You don't have to speak,
I feel.

Emotional landscapes,
They puzzle me - confuse,
Then the riddle gets solved,
And you push me up to this

State of emergency,
How beautiful to be,
State of emergency,
Is where I want to be.

State of emergency,
How beautiful to be...

10 Ocak 2010 Pazar

blow my mind

Bir işi bitirmeden diğerine başlarım. Yatağımı toplamadan, dolaptan havucumu almaya giderim. Çorabımın tekini giymeden, dişimi fırçalarım. Annemin diğer yanağını öpmeden, babama koşarım. Aynı anda 3 kitap okurum. Film izlerken, ders çalışırım. Başarızsın deme bana. Burada kaç kişiyi memnun etmeye çalışıyorum biliyor musun?